Antalya Yörükler Derneği  Başkan Yardımcısı Şaban Gökdere, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın, üretim ve yatırımın önündeki engelleri kaldırmayı hedefleyen “Üretim Reform Paketi Kanun Tasarısı Taslağı”nda zeytincilik yasasının değiştirilmek istenmesini eleştirdi.

Şaban Gökdere, “Bu yasa taslağı ile bölgemizin altını zeytinimizin ölüm fermanı verilmektedir?”dedi. Değiştirilmek istenen maddelerin en önemlisinin 20. madde olduğunu belirten Gökdere, söz konusu değişikliğin yedi kez meclisten ret oyu aldığını belirterek ısrarın arkasında rant olduğunu söyledi.

Mevcut zeytin yasasının en önemli yanının “zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede, zeytinliklerin bitkisel gelişimini ve çoğalmalarını engelleyecek kimyasal atık oluşturacak tesis yapılamaz ve işletilemez” maddesi olduğunu hatırlatan Şaban Gökdere,  bu tasarının yasalaşması halinde Türkiye’de ve Akdeniz bölgesinde zeytinciliğin biteceğini öngörmek hiç de zor değil. Oysa zeytin stratejik bir üründür; özellikle Kaş bölgesinin temel geçim kaynaklarından biridir.  Bu yeni yasa taslağında alan tanımı yapmaksızın "içerisinde 1 adet zeytin ağacı dahi olsa o araziye imar hakkı verilemez,başka bir amaçla kullanılamaz" denilmiştir.

Gökdere,''Bu yasa bu haliyle zeytinciliğin katliamı ve intiharı olacaktır. Zeytin öylesine gelir getiren bir meyve değildir,her yerde aynı ölçüde verimde arz etmez ve bundan böyle herkes arazisinde bulunan zeytinlerini sökmeye başlayacaktır,bir daha da arazisine zeytin dikmeyecektir. Çünkü zeytin dikilen arazi devletin koruma alanına dahil edilerek, vatandaşa sadece içerisindeki zeytinin hakları verilecektir.Vatandaşın buraya başka bir amaçla faliyat yapması mümkün olmayacağı için vatandaş zeytine sırtını dönecektir.  Devlet kendi elleriyle zeytini öldürecektir.
. Antalya ve Kaş ta yaşayan köylüler yaptıkları açıklamada arazimize   çocuklarımızın  bir ev yapma hakkı dahi olmayacağını söylediler.

Gökdere,''Bu kadar sivil toplum kuruluşunun tek derdi zeytin oluvermiş,aslında kimilerinin zeytinle hiç alakası yokken birden zeytini dert edinmişler sanki yıllardır zeytin üreticlerine selam verdiniz mi diye sorsan alacağın cevap elbette hayırdır hatta bunların çoğuna sen hiç zeytin ağacı gördünmü desen belkide bir çoğu görmemiştir,belkide evinde zeytin yağı dahi kullanmamıştırlar. 
Malum ya bu stk ları bizler her yerden tanıyoruz,geziden,kobaniden,cumhuriyet mitinglerinden,hava alanlarından,köprülerden,barajlardan,elektirik santrallerinden,yeşilden,maviden,dağdan,taştan vs..kısacası ülke için,millet için faydalı olabilecek her bir projenin karşısında bulabiliriz.
Neyse buradan siyasi olarak ne çıkar ona bakalım..
Başta CHP ve bu tür stk lar hükümeti istediklerini kabül ettirmişlerdir.
Yüz binlerce insan mağdur olmuştur.
Artık kimse bahçesine zeytin dikmeyecektir.
Dikili zeytinler sökülecektir,çünkü vatandaş adına tehlike arz etmiştir.
Başta ana muhalefet partisi olmak üzere yukarıdaki stk lar usülce bu yasanın lehinden uzaklaşıp hatta mağdur olan vatandaşların yanına geçip hükümeti buradan vurmaya çalışacaktır 2 B yasasında olduğu gibi.
Bu yasadan en büyük zararı devlet görecektir.Çünkü mevcut zeytinlikler azaldığı gibi,yenisi dikilmeyecektir.
Bu yasanın ilgili bölgelerdeki muhatabı vatandaşlar faturayı hükümete kesecektir,muhalefet bunun kaymağını yemeye çalışacaktır,seçim yatırımı...
Muhalefet,hükümet partisini tuzağa düşürmüştür,bu güne kadar her türlü oyunu bozan Ak parti nihayetinde bu oyunla tuzağa düşmüştür.
Hiç verimi olmayan,milli gelirimize katkısı bulunmayan zeytinliklerin atıl bir biçimde on yıllaca daha bakir kalması,ve verimliliğe dönüştürülmesinin önü kapatılmıştır'' dedi.