Kalkan'da Rant İddiaları Büyükşehir Meclis Gündeminde!

Antalya Büyükşehir Belediyesi Meclisi 8 Aralık 2015 tarihinde toplandı. Gündemde Kalkan ile ilgili bir konu vardı ki Kaş Belediyesi'nin dahi bu konudan haberi yoktu. Gündem açıklanınca gerçek ortaya çıktı.

Gündemin 120'nci maddesi Şöyle:

'120.   Kaş Belediyesi sınırları içerisinde, Kalkan Mahallesi 20 ada 1 ve 2 parsellerin resmi kurum alanından gelişme konut ve park alanına dönüştürülmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı değişikliği ile ilgili İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığının teklif yazısı.'

'Burası neresidir, kime aittir' diye biraz detaya girince arkasından çıkan manzara ortada ciddi bir rant olayı olduğu endişesini kuvvetlendirdi. Hele, Kaş ve Antalya Meclisi'nin en 'karizmatik' muhalif üyelerinden birinin ön planda bayrak taşıdığını görünce basın reflekslerimiz alarm vermeye başladı. Konu şu:

20 ada 1-2 parseller Kalkan İmar Planı'nda Kamuya Ayrılmış (Kamusal Ortaklık Payı) bir alan. Alanı yaklaşık 2,5 dönüm. Metrekaresi yaklaşık 1000 TL'den toplam 2,5 Milyonluk (Trilyon)bir hesap. Bu tür yerler ileride istimlak edilecek olan okul, hastane, kreş, belediye hizmet veya diğer resmi tesis alanı gibi umumi tesislere ayrılan alanlar. Yani arsa sahipleri buraya kamusal bir tesis yapılacağı zaman arsa bedellerini alacaklar. Kendileri bu amaç dışında herhangi bir tasarrufta bulunamıyorlar.

Bu olayda arsa sahipleri burayı konut alanına çevirmeye çalışıyor. Özetle kamuya ayrılan yeri yeniden kendi tasarruflarına almak istiyorlar. Böyle bir şey mümkün mü? Teklif edilen şekliyle mümkün değil! Neden?

         1- Burada iki parsel ve iki mülkiyet var. Aynı adada bulunan 20 ada, 2 parsel hissedarlarının tümünün muvafakatinin bulunmadığı  iddia edilmektedir. Hissedarların tamamının muvafakati olmadan böyle bir teklif yapılamaz. İncelenmelidir.

         2- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, MEKÂNSAL PLANLAR YAPIM YÖNETMELİĞİ'ne göre (İmar planı değişiklikleri MADDE 26);

b) İmar planında yer alan yol hariç sosyal ve teknik altyapı alanlarının ve kamuya ait sosyal ve kültürel tesis alanlarının kaldırılabilmesi veya küçültülmesi ancak bu tesislerin hitap ettiği hizmet etki alanı içinde eşdeğer yeni bir alanın ayrılması suretiyle yapılabilir. Eşdeğer alanın ayrılmasında yüzölçümü ve konum özellikleri korunur. Bu alanların yerinin değiştirilmesinde, mevcut plandaki hizmet etki alanına göre aynı uygulama etabı veya bölge içinde kalması, yaya erişim mesafelerinin dikkate alınması ve yeni tespit edilen alanın tesisin yapılmasına müsait olması zorunludur.

Teklifin bu şartları haiz olup olmadığı dikkate alınmalıdır.

         3- Antalya-Burdur-Isparta Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı, 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7.maddesi uyarınca 15/04/2014 tarihinde onaylanmıştır.

... askı sürecinde iletilen itirazlar değerlendirilerek 27.08.2015 tarihinde Bakanlık Makamınca onaylanmıştır.

Antalya-Burdur-Isparta Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Kararları Ve Uygulama Hükümleri'ne göre;

5.16 Planlama Alt Bölgeleri’nde bu plan kararlarına uygun bütüncül 1/25.000 / 1/5.000 ölçekli nazım imar planı yapılması zorunludur.

7. PLANLAMA ALT BÖLGELERİ DAHİLİNDEKİ UYGULAMA HÜKÜMLERİ

(Kalkan Planlama Alt Bölgesidir)

... Bütüncül (Yani Kalkan'ın Tümünü Kapsayan)1/25.000 / 1/5.000 ölçekli nazım imar planı yapılıncaya kadar, bu plan ile belirlenmiş arazi kullanım kararlarına uyan ve belirlenen sınırları aşmayan onaylı imar planlarının uygulamasına devam edilir.

Bu imar planlarında yoğunluk arttırıcı veya bu planın ilke ve politikalarına aykırı değişiklik yapılamaz. (Teklifteki konut tercihi yoğunluk arttırıcı bir karardır.)

 .... Planlama alt bölgelerinde, bu plan ile (1/25bin ve 1/5000'lik planlar kastediliyor)  belirlenen nüfus aşılamaz. Nüfus artırıcı plan kararları üretilemez. ....

Kalkan'ın 1/5000 ve 1/25000'lik bütüncül planları henüz yoktur. Bu planlar oluşacak nüfus projeksiyonları kesinleşecek, sonra konut alanları yapılıp yapılamayacağına karar verilecektir.

Özetle 1/100.000'lik plan hükümlerine göre böyle bir teklif yapılamaz.

         4- Ayrıca elimizde konuyla ilgili daha önce Kalkan'da benzer bir teklifin reddedildiğine dair bir belge vardır. Kalkan Belediyesi benzer bir konuda aldığı kararı Çevre ve Orman Bakanlığı’nın 8.3.2010 tarih ve 2124 sayılı yazısına istinaden iptal etmiştir. Kararın gerekçesi Meclis Tutanaklarına şöyle geçmiştir;

06.04.2010 Olağan Meclis Toplantısı ...06.04.2010 Salı günü saat 13.30’da Ö. Saim KARAKURT’un başkanlığında toplandı...
Gündemin 9-a maddesi: ... Çevre ve Orman Bakanlığı’nın 8.3.2010 tarih ve 2124 sayılı yazılarında, 1/25 000 ölçekli ÇDP onanmadan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlar yapıldığından, bu planların 60 gün içerisinde iptali istenmektedir. Belediye Meclisince bu istekler yerinde görüldüğünden, Belediyemizce onaylanan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planların iptaline ve Antalya İl Özel İdaresine gönderilen 1/25 000 ölçekli planın onanması durumunda konunun yeniden gündeme alınmasına oy birliği ile karar verildi.

 Yukarıdaki bilgiler ışığında bırakın kabul edilmesini, teklif edilmesinin bile yasal dayanakları bulunmayan -hatta etik dahi olmayan- bir öneri ile karşı karşıyayız. Bu teklif bildiğimiz kadarıyla Büyükşehir İmar Komisyonu'na havale edildi. 12 Aralık Cuma günü Büyükşehir Belediyesi'nin gündemde konuşulamayan konular için 'Devam Toplantısı' yapılacak. Teklif, konunun detayları gözden kaçar da bu Toplantı'da onaylanırsa konu çok ciddi tartışmalara konu olacaktır. Meslek odaları veya ilgili sivil toplum kuruluşları davalar açabilirler.

Kalkan'da kamu vicdanının göreceği zarar da az olmayacaktır.

Türk Telekom kamu kuruluşu değildir, özel şirkettir gibi gayrı ciddi bir dayanakla sonuca ulaşacağını sanan ilgilileri uyarıyoruz! Planlamalarda arsaların hangi kullanım amacına ayrıldığı önemlidir, sahiplerinin kimliği değil.

PTT bir kamu hizmeti vermektedir. Bu hizmetin özel bir şirket tarafından verilmesi verdiği hizmetin bir kamu hizmeti olduğu gerçeğiyle çelişmez. Hastane yeri olsaydı veya okul yeri olsaydı nasıl özel hastane veya okul olabilecek idiyse öyle. Türk Telekom'un PTT'si de basbayağı kamusal bir alandır.

Belediye Meclisleri  dayanaklarını kanunlardan almayan yetkiler kullanamazlar. İmkanlarını müracaatçılar lehine imtiyaz sağlamak üzere kullanmaya soyunmuş meclis üyeleri bulunduğu iddia edilmektedir.  Doğruysa siyasal kariyerlerini de aynı dosyaya koymuş sayılırlar.